10016,2%0,15
35,44% 0,32
36,54% 0,14
3051,82% 0,66
4890,20% 0,07
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Balıkesir’de çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti (Derneği) Başkanı Ramazan Demir’in konuşması ise 10 Ocak ruhuna yakışmadı. Demir’in bol keseden dağıttığı ödüller ise ayrı bir tartışma konusu.
ÖDÜL NEDİR, KİME VERİLİR, NASIL VERİLİR?
BGC tarafından 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü dolayısıyla Balıkesir’deki gazetecilere ödüller verildi. Burada ödül alan gazeteci arkadaşları tebrik ediyor ve mesleğinde başarılar diliyoruz. Fakat burada yanlış bir uygulama var. BGC tarafından hemen her gazeteden bir iki isime ödül verilmiş. Peki bu ödüller neye göre verildi? Ülke genelinde veya Balıkesir’de ses getiren bir haber üzerine mi, yoksa çarpıcı bir röportaj üzerine mi, meslekte geçirdiği süre esasına göre mi yoksa rast gele üye gazete sahiplerinin gönlü kırılmasın diye mi? Yoksa ayranım dökülmesin diye mi? Diğer bir sorun ise ödülün kim tarafından verildiği. Evet bu ödülleri kim verdi? Bu ödüllerin kime verileceğini bağımsızlığından şüphe edilmeyecek jüri üyeleri mi belirledi? Yoksa tek bir adamın sözüyle mi belirlendi? Ya da dernek üyesi gazeteler telefonla aranarak “Sizin gazeteden birine ödül vermek istiyoruz ama kime verelim?” mi dendi. Ödül verilecekse ödülün verilme gerekçesi, seçici kurul önceden belirlenir, belirli kriterler üzerinden değerlendirme yapılır ve buna göre ödül verilir. Bu şekilde yapılır ki diğer gazeteciler de ödüllerin şeffaf bir şekilde başarıya dayalı olarak verildiğini görür. Ödül alamayan isimler de kendini bir sonraki seneye hazırlar başarılı işler yapmaya gayret eder. Bunun kazananı da gazetecilik mesleği olur. Bu şekilde yapmazsanız ödül amacına hizmet etmez.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ DEMEMEK İÇİN SAPLA SAMANI KARIŞTIRDI
Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Derneği (BGC) Başkanı Ramazan Demir, konuşması sırasında basın özgürlüğü ile ilgili konuşmayacağını ifade ederek basın özgürlüğü konusunu gündeme getirmenin ‘POPÜLİZM’ olduğunu iddia etti. Demir konuşmasında “Ben bu kürsüden basın özgürlüğü adı altında birçok ifade kullanabilirim, tutuklu gazeteciler diyebilirim. Yani bunlarla ilgili birçok popülist yaklaşımlarda bulunabilirim” ifadelerine yer verdi. Demir, tepki çekecek sözünü toparlamak için gazeteciliğin çürük elmalarından dem vurdu.
Sayın Demir’e seslenmek istiyoruz; sen sadece delege yaptığın gazetecilerin değil aynı zamanda ‘işini yaptığı için’ cezaevine giren, öldürülen, evi kurşunlanan gazetecilerin de dernek başkanısın. İktidara yaklaşacağım diye basın özgürlüğü elinden alınan gazetecileri yok saymak, hem bir dernek başkanına hem de 10 Ocak Çalışan Gazeteciler günü ruhuna yakışmayan davranışlardır.
ANAHTARI PAS PASIN ALTINA BIRAK!
Ramazan Demir’e Türkiye’de basın özgürlüğünün geldiği noktayı hatırlatmak isteriz. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde, 180 ülke arasında 158'inci sırada. Bugün şehrimizde gazetecilik yapan meslektaşlarımızın içerisinde tartaklanan, evi kurşunlanan, baskıya maruz kalan onlarca arkadaşımız var. Sayın Ramazan Demir, bu arkadaşlarımızın hakkını savunmak size göre popülizm olabilir ama bize göre senin asli görevin. Bu görevi yerine getiremiyorsan anahtarı paspasın altına bırak git.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.